“Cevabımı bulamadığımda, umutlarım kırıldığında yine geceyi bekliyorum galiba.
Bir eksiklik hissediyorum gece olmadan. Her şey tamam da bir şey eksik oluyor geceye kadar. Güneşin batmasıyla ve kapanmasıyla gözlerin , ortaya çıkıyor saklanan sözler.
Uykusuzluğumdan uyandığımda pencereye bakmak geliyor hep içimden. Gökyüzünde beni çeken bir şeyler var sanki. Yıldızlara koşuyorum her gece . Ama her gece yıldızlar az oluyordu, bazen görüyordum onları. Bu geceyse saymadım, bilmiyorum kaç tane olduklarını. Çünkü birlikte daha güzellerdi, böyle daha parlaktı gece. Ve yıldızlar beni gülümsetmeye yetiyordu. Bende olan bir şeyi, hayallerimi taşıyorlardı sanki içlerinde. Sanki ben kaybetmişim de onlar bulmuş, bana veriyorlarmış gibi. Daha doğrusu “Bizde kalsın, burada daha güvenli.” diyorlarmış gibiydi. Çok samimilerdi ben böyle düşünürken ve artık hayallerim onlarda kalacaktı. Ve büyük hayallerim büyük yıldızlarda duracaktı: kuzey yıldızı gibi , o yönlendirecekti beni. En azından her gece duracaktı gökyüzünde ve en parlak yıldız, o olacaktı.
Küçük yıldızlar her gece olmazlar. Çünkü onların olmadıkları geceler büyük yıldızlar yeter insanı gülümsetmeye. Çünkü mutlu günleri de vardır insanın, onu ayakta tutmaya yetecek kadar. Bu günlerde kırılmadıkları için sadece amaçlarını hatırlatacak büyük yıldızları görürler gökyüzünde.
Ama ben bugün üzülmüştüm. Galiba bu yüzden de daha çok yıldız vardı gökyüzünde. Çünkü Allah severmiş kullarını. Sevilen mutlu olur ya zaten. Belki de bu yüzden daha çok yıldız vardı gökyüzünde. Ben daha mutlu olayım diye.
Deminden beri “ben” diyorum. Kim olduğumu söylemeyi unuttum , özür dilerim. Adım Zeynep. 9 yaşındayım, çocukmuşum daha. Ben , balonumu kaybettim de bugün.
Yeşil renkliydi.
TEBESSÜM
Her gecede yıldız vardır.
Çünkü yıldız, geceyi anlatır.
Minik bir ışıltı ister kalp,
Günün yorgunluğundan bıkmıştır.
Kırgınlıklarını da, mutluluklarını da hatırlamıştır.
Belki de tekrar kırılmıştır.
Anlayamamıştır insanları,
Mağlup olmuştur karamsarlığına.
Umutları kaybolmuştur gecenin karanlığında.
Ve sadece bir ışıltı istemiştir kalp,
Bilir ki umutları o ışıltıda saklanmıştır,
Bilir ki ışıltılar da, yıldızlarda saklanır.
Bulutlar çekilince, umutlarını aramıştır.
Hayallerini de bulmuştur umutlarının arasında.
Ne kadar zor olsa da
İnanır onları yapacağına.
Ne kadar uzak olsa da
Güvenir umutlarına.
Gecenin karanlığında bile kaybetmemiştir çünkü.
Gecenin karanlığında bile kaybetmemişse,
Bir daha hiç kaybetmez çünkü.
Yıldızlar kadar uzaktadır umutları.
Yıldızlar kadar ulaşılmazdır.
Ama bu, umutlarını daha iyi koruyandır.
İnsanlar ulaşamaz,
Dokunamazlar siyahlarıyla,
Karartamazlar umutlarını.
Hayallerini imkansızlaştıramazlar.
Kalp belki anlatamaz mutluluğunu.
Bir neden bulamaz belki tebessümüne.
Çünkü insanlar bilmezler;
Umutlarını onlardan koruduğunu.
Bu yüzden sadece bir ışıltı ister kalp,
Umutlarını tekrar hatırlamak için.
Tekrar mutlu olur çünkü.
Tekrar yaşamak ister,
Umutlarını kaybetmemek için.
Bu yüzden geceyi bekler kalp,
Yıldızları görmek için.
Ve sadece bir ışıltı ister kalp.
Hayallerini ister, hayatı yaşatan.
Umutlarını ister, endişeden uyandıran.
Yıldızları bekler,
Işıltısını ister.
Sonra, tekrar gülümser.
Ve gözleri yenik düşer günün yorgunluğuna.
Gecenin mutluluğuyla
Sadece bir tebessüm kalır dudaklarında.
Elif ÖZDEMİR Aralık/2013 ANKARA