İSLÂM ŞAİRİ
Kurtuluş zamanlarıydı. Savaşın pençeleriyle yara almış ama yılmamış bir millet… Tereddüt etmeden Allah yolunda, vatan uğrunda verilen canlar vardı. Ne silahımız vardı ne imkanlarımız ama vardı, çelik zırhlı duvarları aşacak imanımız. Yaralı bir millet vardı ama hürdü. Topraklarında İngiliz, Yunan hüküm sürmesin diye dökülen kanlar vardı. Bu kahramanlık öyküsünü anlatacak şiirler vardı. Milletin zaferini ödüllendirecek şiirler…Ama bir tanesi vardı ki şairi de şiiri de bu kahramanlık öyküsü kadar kahramancaydı. Korkma! Dedi, Mehmet Akif. Peygamber efendimizin Sevr Dağı’nda Hz. Ebubekir’e dediği gibi millete seslendi: Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak… Her bir kelimesi yüreklerimize vatan sevgisini defalarca düşüren kelimeler…O zulmü alkışlamadı. Zalimi asla sevmedi. İstiklal için doğmuş bir şairdi ki savaşın acılarını tüm benliğiyle hissetmesiyle istiklalin sözleri dökülüverdi kaleminden. Bu sözler kurtuluşun, hakikatin sözleriydi.
Şeyma EMREBAŞ Aralık/2014 ANKARA