Edep Sohbetleri-13 “Dert Çağrısı”

DERT ÇAĞRISI

     İnsanı anlamak gönül iklimine yöneliş ile mümkündür. Bir söz vardır “Taşı kaldırmazsan akrep de yok çiyan da, lakin kaldırırsan akrep de çook çiyan da.” Bu sebeple zahmete talip olmak modern dünyada  bir dert çağrısına delalettir. Dert öyle bir ilaç ve öyle bir panzehirdir ki “ölümlü bir hastanın derin ızdırapları sebebiyle günahlarından arınması gibidir.” eğiticidir.  Bu vatandan bakıp dünyanın öbür ucunu görmeye talip olmaktır. Bir damla su yudumlarken susuz şehit edilen Hz. Hüseyin’i, bir lokma ekmek yerken aç kalmış Filistinli kardeşlerini, sıcak evinde otururken kumsallara vuran Aylan bebekleri, namazındayken iki cihan Peygamberi’nin inancı uğruna yaşadıklarını hissetmektir dert.

Yûnusça yaşamaktır, Yûsufça konuşmaktır, Yâkupça ağlamaktır.

     Geleneksel Edep Sohbetleri’nin 13. sü gerçekleştirildi. Edep Mektebi Kulübü’nün hazırladığı “Edep Sohbetleri” nin misafiri İstanbul Medeniyet Üniversitesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Lütfi Arslan ile dert üzerine konuştuk.

     Bir dert kervanına katılıp dertdaş olmayı, Ahmet Haşim’in deyimiyle “Melali anlamayan nesle âşina olmamayı, Yûnusça derman aradım derdime derdim bana derman imiş vakuruyla yaşamayı” bir kez daha tazelemiş olduk.