Kur’ân-ı Kerim… Onu okumak, onu anlamaktır gayemiz… Allah’ın hükümlerine boyun eğmek için anlamalıyız Kur’an’ı. Ve peygamberi… O selam deryasını her daim örnek almalıyız.
İşte bu yüzden yaşıyoruz. İmtihan dünyasında sona yaklaşıyoruz. Ölüme koşuyoruz. Ve asıl soru: “Biz, tüm bu koşturmaca içinde ahiret için ne yapıyoruz?”
Allah ( c.c.), Kur’ân-ı Kerim’i herkesin anlayabileceği bir şekilde indirmiştir. “Şanıma yemin olsun ki, düşünmek için Kur’an’ı kolay kıldık; fakat düşünen mi var ? “(1) demiştir Allah (c.c ) Kur’ân-ı Kerim’de. Evet, düşünmüyoruz. Sadece ” işittik ve itaat ettik” demekle cennete girilmez. Girilir ama nâr’a düşmeden girilmez. Yüce Allah Kur’ân-ı Kerim’de : İnsanlar, “inandık” demekle imtihan edilmeden bırakılacaklarını mı zannederler?”(2) buyuruyor. Yani iman ettik demekle kurtulunmuyor imtihandan. Ne iman edenler vardır baş aşağı yuvarlanırlar cehenneme. Allah bizi ateşin azabından korusun.
İman etmemiz yanında yapmamız gerekenleri de Allah (c.c ), Kur’ân-ı Kerim’de açıklamıştır. Kur’ân-ı Kerim bir hüküm kitabıdır. Aynı zamanda da kıssaların bulunduğu kitaptır. Sosyal hayatı, evlilik hayatını, siyaseti, adaleti, her şeyi anlatır.Yani Kur’ân-ı Kerim her şeyimizdir. Allah’ ın ipine sımsıkı sarılırsak(3) umulur ki cennetliklerden oluruz. Bunun için de Kur’ân-ı Kerim’i anlamalıyız. Her bir kelimesini kaydetmeliyiz belleğimize. Samimiyetle… Ciddiyetle… “Şüphesiz O, kesin bir hükümdür. O şaka değildir.” (3) demiştir Allah ( c.c) Kur’ân-ı Kerim’de.
İman etmek, cennete girmenin ilk şartıdır. Kur’ân-ı Kerim’e, peygamberlere, kitaplara… Kısacası hak olan her şeye iman etmeyi gerektirir İslam. Tek bir ayetini bile inkar edersek Kur’an’ın, kafirler güruhuna dahil oluruz.
Her şeyiyle iman ettikten sonra gelir ameller. İmansız amel etmek, kırık testiye su doldurmak gibidir. İnanmaktır temel olan, testiye suyu dolduran. “İnanıp salih amel işleyenler için gönüllere bir sevgi koyacaktır Rahman.” (4) ve ” gerçek şu ki, iman edip iyi işler yapanlara gelince, elbette biz onların emeklerini zayi etmeyiz.” (5) Önce iman, sonra ameller. Kur’an’ın sırası böyle.
Kur’ân-ı Kerim ibret almamız için kıssalar ile donatılmıştır. Bizden önceki kavimlerin akılsızlıklarından başlarına gelenler, helak edilişler, direnişler, peygamber kıssaları içerir Kur’ân-ı Kerim… ” De ki : Yeryüzünde dolaşın da önceki milletlerin sonunun nasıl olduğuna bakın. Onların çoğu Allah’a ortak koşan kimselerdi.”(6) Sen iman et ki ” Hak Rabbindendir. O halde, sakın şüphe edenlerden olma.”(7) “De ki: Hele, yeryüzünü bie dolaşın da bakın suçluların akıbeti nasıl olmuş?” (8) diyerek olmuşlardan ders almamız gerektiğini söylemiştir Rabbimiz. Olmuşla ölmüşe çare yoktur lakin olmuşa bakıp olacağa yol çizmek gerektir.
Aldanmışlar gibi, Rabbimize ortak koşmamalıyız hiç bir şeyi. “Fakat O, Allah benim Rabbimdir. Ben Rabbime hiç bir şeyi ortak koşmam.”(9) demektir asıl gaye. “Hamd olsun âlemlerin Rabbine.”(10) “O, insanı bir kan pıhtısından yarattı.”(11). Onun her şeye gücü yeter. “Evet bizim, onun parmak uçlarını bile düzenlemeye gücümüz yeter.”(12) Bu mükemmel düzen içerisinde yaratılan insan; yalnızlıktan yakınmaktan, şükürsüzlükten korunmalı! ” Onun için insan, neden yaratıldığını bir düşünsün! “(13) Kim tarafından yaratıldığını bir düşünsün! “İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder?”(14) Hayır, yaratılan “hiç bir canlı yoktur ki, mutlaka üzerinde bir gözetleyici olmasın.”(15) Hepimiz Allah ( c.c)’ın koruması altındayız. Her konuda, her sıkıntımızda tek dayanağımız O.
Elhamdülillah “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir.” (16)
1) Kamer /22
2) Âl-i İmrân /103
3) Tarık / 13-14
4) Meryem / 96
5) Kehf / 30
6) Bakara / 147
7) Âl-i İmrân / 60
8) Neml / 69
9) Kehf /138
10) Fatiha / 2
11) Alak / 2
12) Kıyamet / 4
13) Tarık / 5
14) Kıyamet / 36
15) Tarık / 4
16) Âl-i İmrân / 173