BEŞER ELBET ŞAŞAR

Beşer Elbet Şaşar

Bir ışık görürsün bazen lakin onda aydınlanamazsın. Kalpte gerilerde, en derinlerde saklı kalmış imanımız gibi. Külleri hala sıcak ve ufak ufak parıldıyor, hissediyorsun içindeki o ilahi sıcaklığı fakat o od bir türlü harmanlanmıyor. İşte sadece bu kadar. Gönül lisana bürünüp konuştuğunda her nasıl oluyorsa hepimiz o odun içinde yanmış o aşk ile tutuşmuş oluyoruz fakat o uzakta ki ışığın ilminden faydalanamamak, aydınlanamamak var ya işte o yanıltmıyor adamı. Dur diyor dur. Sen sadece kendini kandır diyor. Anlıyorsun tam da o anda aslında bir şeylerin eksik gittiğini ve beşerin, şaşar olduğunu. Şaştın işte. Mutluluğu uzaklarda aradın. Rahmet yağarken gök semadan yer yüzüne, sen kaçtın aman bana değmesin diye. Sonrada bir sıkıntı düştü içine. O en derinlerde ki imanı hissetmek istedin o sıkıntı anında. Ve şimdi ben sana diyorum ki; Saadet şerbetini uzakta arama ey BEŞER. Hangi dergahtan geldiysen elbet orada bulursun. Vesselam…

Faruk KARABABA Şubat/2016 ANKARA